August29
Ecrimisil (Haksız İşgal Tazminatı)
Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten (kullanıcı) haksız kullanımdan kaynaklı olarak dava açma suretiyle isteyebileceği tazminattır. Ecrimisil, taşınır veya taşınmaz mallar için istenebilir.
Ecrimisil (Haksız İşgal Tazminatı)
Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten (kullanıcı) haksız kullanımdan kaynaklı olarak dava açma suretiyle isteyebileceği tazminattır. Ecrimisil, taşınır veya taşınmaz mallar için istenebilir.
Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten (kullanıcı) haksız kullanımdan kaynaklı olarak dava açma suretiyle isteyebileceği tazminattır. Ecrimisil, taşınır veya taşınmaz mallar için istenebilir.
Türk Medeni Kanunu’nun 995. Maddesine göre:
"İyiniyetli olmayan zilyet, geri vermekle yükümlü olduğu şeyi haksız alıkoymuş olması yüzünden hak sahibine verdiği zararlar ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünler karşılığında tazminat ödemek zorundadır.
İyiniyetli olmayan zilyet, yaptığı giderlerden ancak hak sahibi için de zorunlu olanların tazmin edilmesini isteyebilir.
İyiniyetli olmayan zilyet, şeyi kime geri vereceğini bilmediği sürece ancak kusuruyla verdiği zararlardan sorumlu olur."
Ecrimisil Tazminatı Talep Etmenin Şartları
Ecrimisil tazminatı talep edebilmenin üç şartı vardır:
Haksız işgal, malikin rızası olmaksızın yahut malın hukuka aykırı herhangi şekilde ele geçirilmesi ile gerçekleşir. Mevcut hukuki ilişkinin sona ermesi üzerine malı kullanmaya devam eden kişi de haksız işgalcidir.
İşgalci konumundaki kişi ise zilyet olduğu mal üzerinde herhangi bir hak sahipliği olmadığını bilen veya bilmesi gereken kişidir.
Zarar ise haksız kullanımdan kaynaklanmak suretiyle, kullanılan mal üzerinde kullanımdan kaynaklı zararlar, malikin mahrum kaldığı kar, maldan herhangi bir ürün elde edilmişse bu semereler, malın kullanılmamasından bir zarar doğmuşsa bu gibi zararlar tazmine konu olacaktır.
Ancak belirtmek gerekir ki kiraya verilemeyen ya da ürün elde edilmesi imkânsız olan bir şey haksız işgale uğramış ise burada ecrimisil ödenmesine gerek olmayacaktır.
Ecrimisil ve Kira Alacağı Farkı Nedir?
Ecrimisil ile tarafların anlaşması sonucu kurulan kira sözleşmesinden doğan kira alacağı birbiriyle karıştırılmamalıdır. Haksız işgal tazminatı sahibinin izni ve rızası olmadan kullanılan şey için talep edilir. Kira sözleşmesinde tarafların birbirine uygun iradeleri varken; haksız işgal durumunda tarafların birbirine uygun iradeleri bulunmamaktadır.
Ecrimisilin Bedeli Belirlenirken Dikkate Alınacak Hususlar
Birlikte Mülkiyette Ecrimisil ve İntifadan Men Şartı
Haksız işgal edilen malın paylı mülkiyete konu olması ve işgalcinin paydaş olmaması halinde her paydaş sadece kendi payı oranında ecrimisil talep edebilir. Ancak haksız işgal edilen malın elbirliği ile mülkiyete konu olması ve işgalcinin ortak olmaması halinde ancak tüm ortaklar birlikte ecrimisil talep edebilir.
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/3791 E. 2019/6156 K. 19/06/2019 tarihli ilamında;
"Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlıdır. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış birtakım istisnaları vardır.
Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır."
Paydaşların birbiri aleyhine ecrimisil talep edebilmesi için intifadan men şartının gerçekleşmiş olmasına bağlıdır. İntifadan men, talepte bulunacak paydaşın ecrimisile konu olan mal ile ilgili talebinin davalı paydaşa bildirilmesiyle sağlanmış olur. Ancak, bazı durumlarda intifadan men şartına gerek kalmaksızın doğrudan ecrimisil talep edilebilecek haller mevcuttur:
Taşınmazın devletin malı olması,
Ecrimisil istenen taşınmazın bağ, bahçe gibi doğal ürün veren ya da işyeri, konut gibi kiraya verilerek fayda elde edilen yerlerden olması, (uygulamada en çok rastlanan durum)
Paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkâr etmesi,
Paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması,
Davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, el atmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması,
Taşınmazın getirdiği ürün itibariyle, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halleridir.
Ecrimisil Davasında Zamanaşımı Süresi
Yargıtay’ın 25.05.1938 T. 1938/29 E. 1938/10 K. Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında hükmettiği 5 yıllık zamanaşımı süresi ecrimisil davası bakımından uygulanmaya devam etmektedir.
Yargıtay süregelen kararlarında 5 yıllık zamanaşımı süresinin ecrimisil davasının açıldığı tarihten geriye doğru hesaplama yapılarak uygulanması gerektiğini ifade etmektedir. Bu sebeple zarar görenin haksız işgali ve haksız işgali gerçekleştiren kötü niyetli zilyedi öğrendiği tarih dikkate alınmamakta, yalnızca ecrimisil davasının açıldığı tarihten geriye doğru 5 yıllık süre içerisinde gerçekleştirilen haksız işgale ilişkin ecrimisile hükmedilebilmektedir.
Ecrimisil Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Malvarlığı haklarına ilişkin olan ecrimisil davasında göreve ilişkin kural olarak asliye hukuk mahkemeleri görevli olacaktır.
Davalının yerleşim yeri asliye hukuk mahkemesi yetkilidir. Ayrıca ecrimisilin haksız fiilden kaynaklanması sebebiyle haksız fiilin gerçekleştiği, zararın meydana geldiği ya da gelme ihtimalinin olduğu ya da zarar görenin yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesi de yetkilidir. Ancak müdahalenin meni davası ile ecrimisil birlikte talep edilmişse yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.
Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten (kullanıcı) haksız kullanımdan kaynaklı olarak dava açma suretiyle isteyebileceği tazminattır. Ecrimisil, taşınır veya taşınmaz mallar için istenebilir.
Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten (kullanıcı) haksız kullanımdan kaynaklı olarak dava açma suretiyle isteyebileceği tazminattır. Ecrimisil, taşınır veya taşınmaz mallar için istenebilir.
Türk Medeni Kanunu’nun 995. Maddesine göre:
"İyiniyetli olmayan zilyet, geri vermekle yükümlü olduğu şeyi haksız alıkoymuş olması yüzünden hak sahibine verdiği zararlar ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünler karşılığında tazminat ödemek zorundadır.
İyiniyetli olmayan zilyet, yaptığı giderlerden ancak hak sahibi için de zorunlu olanların tazmin edilmesini isteyebilir.
İyiniyetli olmayan zilyet, şeyi kime geri vereceğini bilmediği sürece ancak kusuruyla verdiği zararlardan sorumlu olur."
Ecrimisil Tazminatı Talep Etmenin Şartları
Ecrimisil tazminatı talep edebilmenin üç şartı vardır:
- Taşınır veya taşınmaz mal haksız bir şekilde işgal edilmelidir.
- İşgal eden kötüniyetli olmalıdır.
- İşgal nedeniyle bir zarar meydana gelmelidir.
Haksız işgal, malikin rızası olmaksızın yahut malın hukuka aykırı herhangi şekilde ele geçirilmesi ile gerçekleşir. Mevcut hukuki ilişkinin sona ermesi üzerine malı kullanmaya devam eden kişi de haksız işgalcidir.
İşgalci konumundaki kişi ise zilyet olduğu mal üzerinde herhangi bir hak sahipliği olmadığını bilen veya bilmesi gereken kişidir.
Zarar ise haksız kullanımdan kaynaklanmak suretiyle, kullanılan mal üzerinde kullanımdan kaynaklı zararlar, malikin mahrum kaldığı kar, maldan herhangi bir ürün elde edilmişse bu semereler, malın kullanılmamasından bir zarar doğmuşsa bu gibi zararlar tazmine konu olacaktır.
Ancak belirtmek gerekir ki kiraya verilemeyen ya da ürün elde edilmesi imkânsız olan bir şey haksız işgale uğramış ise burada ecrimisil ödenmesine gerek olmayacaktır.
Ecrimisil ve Kira Alacağı Farkı Nedir?
Ecrimisil ile tarafların anlaşması sonucu kurulan kira sözleşmesinden doğan kira alacağı birbiriyle karıştırılmamalıdır. Haksız işgal tazminatı sahibinin izni ve rızası olmadan kullanılan şey için talep edilir. Kira sözleşmesinde tarafların birbirine uygun iradeleri varken; haksız işgal durumunda tarafların birbirine uygun iradeleri bulunmamaktadır.
Ecrimisilin Bedeli Belirlenirken Dikkate Alınacak Hususlar
- Gerçek mal sahibinin gördüğü zarar,
- Mal sahibinin mahrum kaldığı gelirler,
- İşgalcinin o malın kullanımı sayesinde kazandığı gelir,
- Mal taşınmaz ise imar durumu,
- Taşınmazın yüzölçümü,
- Taşınmazın niteliği ve konumu.
Birlikte Mülkiyette Ecrimisil ve İntifadan Men Şartı
Haksız işgal edilen malın paylı mülkiyete konu olması ve işgalcinin paydaş olmaması halinde her paydaş sadece kendi payı oranında ecrimisil talep edebilir. Ancak haksız işgal edilen malın elbirliği ile mülkiyete konu olması ve işgalcinin ortak olmaması halinde ancak tüm ortaklar birlikte ecrimisil talep edebilir.
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/3791 E. 2019/6156 K. 19/06/2019 tarihli ilamında;
"Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlıdır. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış birtakım istisnaları vardır.
Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır."
Paydaşların birbiri aleyhine ecrimisil talep edebilmesi için intifadan men şartının gerçekleşmiş olmasına bağlıdır. İntifadan men, talepte bulunacak paydaşın ecrimisile konu olan mal ile ilgili talebinin davalı paydaşa bildirilmesiyle sağlanmış olur. Ancak, bazı durumlarda intifadan men şartına gerek kalmaksızın doğrudan ecrimisil talep edilebilecek haller mevcuttur:
Taşınmazın devletin malı olması,
Ecrimisil istenen taşınmazın bağ, bahçe gibi doğal ürün veren ya da işyeri, konut gibi kiraya verilerek fayda elde edilen yerlerden olması, (uygulamada en çok rastlanan durum)
Paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkâr etmesi,
Paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması,
Davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, el atmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması,
Taşınmazın getirdiği ürün itibariyle, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halleridir.
Ecrimisil Davasında Zamanaşımı Süresi
Yargıtay’ın 25.05.1938 T. 1938/29 E. 1938/10 K. Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında hükmettiği 5 yıllık zamanaşımı süresi ecrimisil davası bakımından uygulanmaya devam etmektedir.
Yargıtay süregelen kararlarında 5 yıllık zamanaşımı süresinin ecrimisil davasının açıldığı tarihten geriye doğru hesaplama yapılarak uygulanması gerektiğini ifade etmektedir. Bu sebeple zarar görenin haksız işgali ve haksız işgali gerçekleştiren kötü niyetli zilyedi öğrendiği tarih dikkate alınmamakta, yalnızca ecrimisil davasının açıldığı tarihten geriye doğru 5 yıllık süre içerisinde gerçekleştirilen haksız işgale ilişkin ecrimisile hükmedilebilmektedir.
Ecrimisil Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Malvarlığı haklarına ilişkin olan ecrimisil davasında göreve ilişkin kural olarak asliye hukuk mahkemeleri görevli olacaktır.
Davalının yerleşim yeri asliye hukuk mahkemesi yetkilidir. Ayrıca ecrimisilin haksız fiilden kaynaklanması sebebiyle haksız fiilin gerçekleştiği, zararın meydana geldiği ya da gelme ihtimalinin olduğu ya da zarar görenin yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesi de yetkilidir. Ancak müdahalenin meni davası ile ecrimisil birlikte talep edilmişse yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.
Kategori: İcra Hukuku
Yazar: Av. Aydan YILDIRIM
Ecrimisil Gayrimenkul Hukuku Haksız İşgal Tazminatı